Türkçe » İngilizce |
İlişkili Sonuçlar |
Yukarı |
hudut |
- {N} boundaries, boundary, limits, border, frontier, march, purlieu
|
|
|
hudut |
1. border, frontier. 2. boundary, limit.
__ dışı etmek /ı/ to deport, expel (someone) (from a country).
__ kapısı (a) border crossing. |
|
hudut |
* border, frontier.
* boundary, limit. |
|
hudut |
demarcation |
|
hudut |
frontier |
|
|
Sonuclarinin bu ekranda cikmasini istemediginiz dilleri kaldirabilirsiniz. Bunu yapmak icin Ayarlar bölümümüzü ziyaret ediniz! (Dikkat! Aradığınız kelimenin sonucunu göremeyişiniz o dili devre dışı bıraktığınızdan dolayı olabilir. Tekrar etkinleştirmek için Ayarlar'a gidiniz.)
|