alın >> İngilizce <> Türkçe, İngilizce Sözlük, İngilizce Türkçe Sözlük, İngilizce Türkçe Çeviri, Online İngilizce Sözlük

Genel Arama

Çeviri

Eski Arayüz

Web Arama

Çeviri Kısayolları:

Google Translate

Türkçe » İngilizce

Yukarı

alın	{A} frontal {N} forehead, brow, front

alın	,-lnı 1. forehead, brow. 2. mining face. alınında directly facing: güneşin alnında right in the sun, in the direct sun. alını açık, yüzü ak blameless, having nothing to be ashamed of. alınının akı ile honorably, with no shadow of blame. alın damarı çatlamak to be altogether shameless. alın damarı çatlamış brazenfaced. alını davul derisi unabashed, shameless. alınının karayazısı his bad luck. alınını karışlarım. 1. I´ll show you (used as a threat). 2. I dare you. alınını karışlayayım. /ın/ colloq. He is no threat. alınından öpmek /ı/ to kiss (someone) on the forehead (in admiration or gratitude). alın teri effort, work. alın teri dökmek to work hard, struggle, do one´s utmost. alın teriyle kazanmak /ı/ to earn by hard work. alınında/ alınına yazılmış olmak to be one´s destiny, be one´s fate; to be preordained.
alın	al{nı} * forehead, brow.
alın	forehead
alın	brow

Türkçe » İngilizce İlişkili Sonuçlar

Yukarı

alın bağı	{N} frontlet
alın boşluğu	{N} frontal sinus
alın dişlisi	{N} spur gear, spur wheel
alın (hayvan)	{N} frontlet
alın (kapı, pencere)	{N} tympan
alın (kapı vb.)	{N} tympanum
alın kemiği	{N} frontal bone
alın teriyle yapmak	{V} labor
alın yazısı	{N} destiny, fatality, predestination, fate, doom, ordinance, foreordination
Sadece kenarlardan alın.	{PHR} edge: Just take some off the edges.
alın damarı çatlamak	* to be altogether shameless.
alın damarı çatlamış	* brazenfaced.
alın teri	* effort, work.
alın teri dökmek	* to work hard, struggle, do one's utmost.
alın teriyle kazanmak	* to earn by hard work.
alın kemiği	frontal
alın kemiği	frontal bone
alın bağı	frontlet
alın kaynağı	butt weld
alın yazısı	destiny