• sözlük
  • dictionary
  • wörterbuch
  • çeviri
Genel Arama
Çeviri
Eski Arayüz
Web Arama
KELİME
     

Google Translate
KELİME
     
Dil Seçimi
»
|

Osmanlıca » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
AHSEN En güzel. Çok güzel.
AHSEN-İ TAKVİM En güzel kıvama koyma. * Cenab-ı Hakkın her şeyi kendisine lâyık en güzel kıvam, sıfat ve surette yaratması. İnsanın en yüksek ve câmi isti'dâd ve kabiliyetlerde ve en güzel surette yaratıldığı.(Envâ'-ı zihayat içinde en ziyade rızkın envâına muhtaç, insandır. Cenab-ı Hak insanı bütün Esmâsına câmi' bir âyine ve bütün rahmetinin hazinelerinin müddeharâtını tartacak, tanıyacak cihâzata mâlik bir mu'cize-i Kudret ve bütün Esmâsının cilvelerinin vaziyetlerinin inceliklerini mizana çekecek âletleri hâvi bir halife-i Arz suretinde halk etmiştir. Onun için hadsiz bir ihtiyaç verip, maddi ve mânevi rızkın hadsiz envâına muhtaç etmiştir. İnsanı, bu câmiiyete göre en âlâ bir mevki olan ahsen-i takvime çıkarmak vâsıtası, şükürdür. Şükür olmazsa, esfel-i sâfiline düşer; bir zulm-ü azimi irtikâb eder. M.)
AHSEN-ÜL GAYÂT Gayelerin en güzeli, en iyisi.
AHSEN-ÜL HÂLIKÎN Hâlıkıyyet mertebelerinin en güzel ve en münteha mertebesinde olan bir Hâlık-ı Zülcelal. Her şeyi herşeyle münasebetine lâyık bir tarzda güzel yaratan Hâlık. (C.C.)
AHSEN-ÜL KASAS İbret verici vakıaların en güzel şekilde nakledilişi. Kıssaların en güzeli. * Sure-i Yusuf (A.S.).
AHŞEN Pek sert şey. * Geçimsiz kimse.
HÜVE AHSEN O daha güzeldir, en güzeldir.
HÜVE-L AHSEN Sadece ve yalnız en güzel O'dur.