öz |
Bir kimsenin benligi, kendi manevî varligi, nefis, derun * Bir şeyin temel ögesi, künh, zübde * Kendi, zat *
"Kendi" anlaminda birleşik kelimeler türetir * Bir şeyin en kuvvetli veya kivamli bölümü, hulâsa * Bitkilerin kök,
gövde ve dallarının boydan boya ortasında bulunan, hafif, gevrek ve çoğu yumuşak bölüm * Çıbanların içinde
ölmüş dokudan oluşan irinle birlikte çikan parça |
|
|
öz |
Kan bagi ile bagli, üvey olmayan * Içine, ariligini, safligini bozacak hiçbir şey karişmamiş olan, saf, ari |
|
|