• sözlük
  • dictionary
  • wörterbuch
  • çeviri
Genel Arama
Çeviri
Eski Arayüz
Web Arama
KELİME
     

Google Translate
KELİME
     
Dil Seçimi
»
|

İngilizce » Türkçe Yukarı
mind Dinle! {maınd}
  • {N} akıl, us, zihin, bellek, hafıza, şuur, fikir, düşünce, istek
  • {V} aldırmak, aldırış etmek, önemsemek, dikkat etmek, dikkatli olmak, endişelenmek, kulak vermek, itaat etmek, kafaya takmak, karşı çıkmak
mind f.
1. dikkat etmek: Mind you don´t step on those rotten boards! Sakın o çürük tahtalara basma!
2. -e bakmak, ile meşgul olmak: She can´t come to the phone right now. She´s minding the baby. Kendisi şimdi telefona gelemez. Bebekle meşgul.
3. -in sözünü dinlemek, -e kulak asmak: He won´t mind me. Benim sözümü dinlemez o.
4. itiraz etmek: Do you mind if I shut the door? Kapıyı kaparsam olur mu?
mind i.
1. akıl, zihin, bellek.
2. hatır.
3. fikir, düşünce.
4. zekâ, anlak.
5. istek, arzu.
mind f. bakmak, dikkat etmek; meşgul olmak; ehemmiyet vermek; kaygı çekmek, endişe etmek; boyun eğmek, itaat etmek; saymak; dikkatli olmak; karşı çıkmak, itiraz etmek; mahzurlu görmek; leh. hatırlamak. Mind you Bak, dinle. Mind you do it Mutlaka yap. Mind your ps and qs Söz ve hareketlerine dikkat et. Mind your step Önüne bak, sakın düşme. if you dont mind bir mahzuru yoksa, müsaade ederseniz. Never mind Zarar yok.
mind i. akıl, zihin, dimağ, kafa; hatır, hafıza kuvveti; fikir, düşünce; zeka, idrak; istek, murat, arzu, meram; şuur; üstün insan. minds eye muhayyile. mind reading başkasının zihnindekini anlama. be of one mind hemfikir olmak. blow ones mind esrar etkisiyle kendinden geçmek; şaşkına çevirmek, deli etmek. call to mind hatırlamak, hatırlatmak. change ones mind caymak, fikrini değiştirmek. give someone a piece of ones mind birini azarlamak. have a mind to niyet etmek, kurmak. have in mind hatırında olmak; niyetinde olmak. in his right mind aklı başında know ones own mind kendi fikrini bilmek, ne istediğini bilmek... make up ones mind karar vermek. of unsound mind akli dengesi bozuk. on ones mind aklında out of ones mind deli, kaçık; unutulmuş. presence of mind tehlike zamanında işe yarayan çabuk düşünüş ve soğukkanlılık. set ones mind on çok arzu etmek, kafasına koymak. speak ones mind düşündüğünü açıkça söylemek. state of mind ruh durumu. time out of mind ötedenberi, eskiden beri.

İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
absence of mind
  • {N} dalgınlık
attitude of mind
  • {N} düşünce tarzı, kafa yapısı
balance of mind
  • {N} denge: ruhsal denge
bring to mind
  • {V} hatırlatmak, anımsatmak
cast back one's mind
  • {V} hatırına getirmek
cast of mind
  • {N} düşünce tarzı, kafa
change mind
  • {V} fikir değiştirmek
changing one's mind
  • {N} cayma
cross one's mind
  • {V} aklına gelmek, aklından geçmek
disburden one's mind
  • {V} kafasını dinlendirmek, düşüncelerini dağıtarak rahatlamak
dismiss from one's mind
  • {ID} kafasından çıkarıp atmak
equal mind
  • {N} soğukkanlılık
frame of mind
  • {N} ruh hali, düşünce yapısı, mizaç
habit of mind
  • {N} kafa yapısı, ruhsal durum, ruh hali
to the lay mind
  • {A} herkesin anlayabileceği biçimde, sokaktaki adama göre
bear in mind
  • {V} akılda tutmak, hatırda tutmak
be in one's right mind
  • {V} aklı başında olmak
be of one mind
  • {V} hemfikir olmak, aynı görüşte olmak
blow one's mind
  • {ID} esrarla kafa bulmak, kafayı yedirtmek, deli etmek
call to mind
  • {V} aklına getirmek, hatırlatmak, hatırlamak

Türkçe » İngilizce İlişkili Sonuçlar Yukarı
never mind Etymology : Middle English, from Old English n[AE]fre, from ne not + [AE]fre ever; more at NO
1. asla. hıçbır suretle. hıç. katıyen. hıçbır şekılde. hıçbır zaman. taş çatlasa. balik kavağa çikinca.
peace of mind
1. the absence of mental stress or anxiety.