just |
{dʒʌst}
- {A} adil, haklı, insaflı, yerinde, tam, doğru, dürüst, iyi, makul, mantıklı, net, berrak
- {ADV} şimdi, az önce, sade, henüz, tam, az kalsın, kıl payı, yalnızca, yalnız, sadece, yine de, tek kelimeyle, tam anlamıyla
|
|
|
just |
s. doğru, haktanır, haklı, adil; tam. the just iyiler (din edebiyatı). justly
z. adaletle, haklı olarak. justness
i. hak; hak ve adalete uygunluk, haklılık, adalet; doğruluk, dürüstlük. |
|
just |
z. tam, tam tamına, kesin olarak; hemen, şimdi, biraz önce; ancak; hemen hemen; neredeyse; güçbela, darı darına; sadece, yalnız; k.dili çok. just how many tam tamma ne kadar. just now hemen şimdi, biraz evvel, tam şimdi. just then o arallk, o esnada, derken. just there tam orada. just the same tıpatıp aynı; bununla birlikte, yinede.Just think! Düşün bir kere! Tasavvur et! He just escaped. Dar kurtuldu. It is just fine. Çok güzeldir. Not just yet. Daha vakti gelmedi. |
|
just |
bak. joust. |
|
just |
s. 1. adaletli, adil. 2. haklı, yerinde, doğru. |
|
|