İngilizce » Türkçe |
İlişkili Sonuçlar |
Yukarı |
Jew |
{dʒu:}
- {N} Yahudi, Musevi, İbrani, tefeci, kazıkçı satıcı
- {V} kazıklamak, kazık atmak
|
|
|
jew |
i. Yahudi. Jewbaiting
i. Yahudilere eza etme. jews-harp
i. dişlerin arasına sıkıştırılarak çalınan ufak bir çalgı, ağız tamburası. jews mallow bir tür ebegümeci, bot. Corchorus olitorius. jews pitch Lut gölü civarından elde edilen madeni. zift. wandering Jew telgrafçiçeği, bot. Tradescantia fluminensis. |
|
jew |
f. jew down k.dili, asağ. alışverişte pazarlığı kendi lehine kabul ettirmek. |
|
Jew |
i.
s. Musevi, Yahudi. |
|
jew |
1.
f., jew down k.dili, asağ. alışverişte pazarlığı kendi lehine kabul ettirmek. 2. yahudi. |
|
|
İngilizce » İngilizce |
İlişkili Sonuçlar |
Yukarı |
Jew |
Originally, one belonging to the tribe or kingdom of Judah; after the return from the Babylonish captivity, any member of the new state; a Hebrew; an Israelite. |
n. |
|
Sonuclarinin bu ekranda cikmasini istemediginiz dilleri kaldirabilirsiniz. Bunu yapmak icin Ayarlar bölümümüzü ziyaret ediniz! (Dikkat! Aradığınız kelimenin sonucunu göremeyişiniz o dili devre dışı bıraktığınızdan dolayı olabilir. Tekrar etkinleştirmek için Ayarlar'a gidiniz.)
|