yüzünden >> İngilizce <> Türkçe, İngilizce Sözlük, İngilizce Türkçe Sözlük, İngilizce Türkçe Çeviri, Online İngilizce Sözlük

Genel Arama

Çeviri

Eski Arayüz

Web Arama

Çeviri Kısayolları:

Google Translate

Türkçe » İngilizce

Yukarı

yüzünden	{ADV} account: on one's account, account: on account of, owing to {CONJ} because, because of {PREP} because of, owing to, due to, from, of, account: on account of, seeing, thro, through, thru

yüzünden	1. on one`s account. on account of. owing to. because. because of. because of. owing to. due to. from. of. on account of. seeing. thro. through. thru. 2. for. from. through. because of. on account of. due to. owing to.
yüzünden	for
yüzünden	from
yüzünden	through

Türkçe » İngilizce İlişkili Sonuçlar

Yukarı

bir şey yüzünden kendini yiyip bitirmek	{V} devour: be devoured by
daha önemli başka bir iş yüzünden yapmamak	{V} overslaugh
fırtına yüzünden gecikmiş	{A} stormbound
grev yüzünden felç olmuş	{A} strikebound
grev yüzünden sekteye uğramış	{A} strikebound
hata yüzünden hükümsüz kalan yargılama	{N} mistrial
Aşırı hız yüzünden durdurdum sizi.	{PHR} speeding: I stopped you for speeding.
inancı yüzünden bir şeyi yapmayan kimse	{N} conscientious objector
intikam yüzünden	{ADV} revenge: out of revenge
iptal edilmiş (yağmur yüzünden vb.)	{A} washed-out
mahvolmak (yüzünden)	{N} perish: be perished with
müsamaha yüzünden	{ADV} sufferance: on sufferance
şarap yüzünden olmuş	{A} vinous
yüzünden darılmak	{V} ill: take smth. ill of smb.
yüzünden olmak	{V} owing: be owing to
astarı yüzünden pahalı olmak	* to be expensive because money was wasted on extraneous matters. * (for a project) to cost more than it is worth.
yüzünden akmak	* (for something) to be evident from the look on (someone's) face; (for something) to be evident from the way (someone) looks, be written all over (someone).
yüzünden düşen bin parça olmak	* to wear a very sour face.
yüzünden kan damlamak	* to be very healthy and rosy-cheeked, be in the pink of health.
yüzünden okumak	* to read (something) in someone's face, understand how (a situation) is by looking at someone's face.