Osmanlıca » Türkçe  |
Yukarı  |
BÎ-HASIL |
f. Ebedî, sonsuz, nihayetsiz, bâki. * Verimsiz, faydasız. |
|
|
|
Osmanlıca » Türkçe İlişkili Sonuçlar |
Yukarı  |
HASÎL |
Ot. |
|
HÂSIL |
Peyda olan. Husule gelen. Çıkan, meydana gelen. |
|
HASÎL(E) |
Sığır buzağısı. |
|
HÂSIL-I BİLMASDAR |
Hakiki müessirden hâsıl olan fiildir. Kendi sebeb ve şartlarından meydana gelen şey. Meselâ: Bir şeye
vurmak, masdardır; o vurmaktan hâsıl olan ses çıkmak, hâsıl-ı bilmasdır'dır. Tüfek atarak bir adamı
öldürmekte tüfek atmak fiili, masdar: adamın ölmesi ve tüfeğin sesi çıkması da hâsıl-ı bilmasdar'dır. |
|
HÂSIL-I CEM' |
Mat: Toplam. Bir kaç sayının birlikte toplanmasından meydana gelen yekûn. |
|
HÂSIL-I DARB |
Mat: Çarpım. Çarpmak işinin neticesi. 5 sayısı 2 sayısıyla çarpılırsa, çıkan 10 sayısı, hâsıl-ı darbdır. |
|
|
|