• sözlük
  • dictionary
  • wörterbuch
  • çeviri
Genel Arama
Çeviri
Eski Arayüz
Web Arama
KELİME
     

Google Translate
KELİME
     
Dil Seçimi
»
|

Osmanlıca » Türkçe Yukarı
GİRAN-SAYE f. Yüksek makam ve mevki sahibi. * Ordu kumandanı.

Osmanlıca » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
BÂR-I GİRÂN Ağır yük.
GİRAN f. Pahalı. Tartısı ağır olan. Ağır. Dolu. * Sert. Katı. * Bıktırıcı. Usandırıcı.
GİRAN-BAHA f. Kıymet ve pahası çok olan.
GİRAN-BAR f. Meyvesi çok olan ağaç. * Ağır yüklü. * Gebe insan veya hayvan. * Zengin, gani.
GİRAN-CAN f. Ağır kanlı, ağır hareketli, can sıkıcı (adam).
GİRAN-CANÎ f. Can sıkıcılık.
GİRAN-DEST (C.: Girandestân) f. İşini ağır yapan kimse. Eli ağır kişi.
GİRAN-DESTMAYE f. Zengin, gani. Sermayesi ve malı mülkü çok olan. * Mârifetli, mahâretli, hünerli.
GİRAN-DUD f. Duman, sis. * Kara bulut.
GİRAN-GUŞ (C.: Giranguşân) f. Sağır, kulağı ağır işiten.
GİRAN-GUŞÂNE f. Sağırcasına.
GİRAN-HAB f. Uykusu ağır olan adam.
GİRAN-HAR f. Obur, çok yiyen.
GİRAN-HATIR f. Canı sıkılmış, gücenmiş.
GİRAN-HUY f. Fena mizaçlı. Kötü huylu.
GİRAN-KADR f. Kadr u itibar sahibi. Hürmet edilen kimse.
GİRAN-KÎSE f. Cimri, hasis, pinti.
GİRAN-MAYE f. Kıymetli ve değerli olan şey.
GİRAN-RİKAB f. Ciddi ve vakur kimse. * Harpte düşmana saldıran, azimli kişi.
GİRAN-SENG f. Ağır başlı kişi. Ciddi ve vakar sahibi kimse. * Sabırlı, kanaatkâr.