• sözlük
  • dictionary
  • wörterbuch
  • çeviri
Genel Arama
Çeviri
Eski Arayüz
Web Arama
KELİME
     

Google Translate
KELİME
     
Dil Seçimi
»
|

Osmanlıca » Türkçe Yukarı
MÜŞTE f. Yumruk, muşta. * Birine vurmak için ele veya parmaklara geçirilen demirden yapılmış âlet. * Kunduracıların deriyi vurarak inceltmekte kullandıkları maden tokmak.

Osmanlıca » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
CÜMLE-İ MÜSTE'NEFE Kendinden önceki cümleden bağımsız, müstakil cümle.
MÜSTE'CEL Belirli bir vakte kadar geciktirilen. Muayyen bir zamana kadar te'hir edilmiş olan.
MÜSTE'CER Kira ile tutulmuş olan.
MÜSTE'CERÜN-FİH Kiralama maksadı.
MÜSTE'CİR (Ecr. den) İsticar eden, kira ile tutan, kiracı.
MÜSTE'CİREN Kiracı olarak.
MÜSTE'CİRÎN (Müste'cir. C.) Kiracılar. * Kira ile tutanlar.
MÜSTE'DÎ Birinin zulmüne karşı başka birinden yardım dileyen. * Birini sıkıştırıp malını zorla alan.
MÜSTE'DİB (Edeb. den) Bilgi ve edeb öğrenen.
MÜSTE'HİL (Ehl. den) Lâyık ve ehil olan.
MÜSTE'HİR(E) Teehhür eden, geciken, geri kalan.
MÜSTE'MEN (Emn. den). Ecnebi tebaasından olan, yabancı. * Kendisine aman verilmiş olan..
MÜSTE'MİN Eman dileyen. Emane, emniyete erişen, nâil olan. (Gerek müslim, gerek zimmî veya harbî olsun.) İstiman eden. Emin edilmiş. * Canının bağışlanması şartiyle teslim olan. * Tar: Osmanlı ülkesinde oturmalarına müsaade olunan yabancı devlet tebaası. Osmanlı devleti ile sulh halinde bulunan ecnebiler. Ecnebi memleketlerde seyahat ve ikamet eden müslümanlar da bu sıfatla anılırlardı. * Kendisine aman verilmiş olan.
MÜSTE'NİF Yeniden başlayan. * Daha üst mahkemeye baş vuran, davasını istinaf eden.
MÜSTE'NİFE Gr: Evvelki cümlelerle bağlı olmayıp ilerdeki veya mukadder olan suallere cevap teşkil eden cümle.
MÜSTE'NİS Ünsiyet peyda etmiş olan, alışık. Alışılmak istenen.
MÜSTE'REB Medyum kimse.
MÜSTE'RIS Vâlidesi ile arasında ayrılık olan.
MÜSTE'RİB Borçlu.
MÜSTE'SAL (İstisal. dan) Kökünden koparılmış. * Ele geçirilmiş.