• sözlük
  • dictionary
  • wörterbuch
  • çeviri
Genel Arama
Çeviri
Eski Arayüz
Web Arama
KELİME
     

Google Translate
KELİME
     
Dil Seçimi
»
|

İngilizce » Türkçe Yukarı
in front of
  • {PREP} önünde, karşısında
in front of önünde: in front of the building binanın önünde.
in front of * önünde: in front of the building binanın önünde.
in front of in önünde
in front of önünde, karşısında

İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
Is the dining car at the front or rear of the train?
  • {PHR} vagon: Yemekli vagon trenin önünde mi arkasında mı?
cold front
  • {N} soğuk hava kitlesi
front-end collision
  • {N} çarpışma: önden çarpışma
front Dinle! {frʌnt}
  • {A} ön, öndeki, cüret
  • {N} ön, ön taraf, yüz, cephe, paravan kişi, paravan şirket, alın, sima, yüzsüzlük, utanmazlık, arsızlık
  • {V} bakmak, dönmek, yönelmek, karşı olmak, önderlik etmek, yol göstermek, cephesini düzenlemek
be in the front
  • {V} önde olmak
Can you cut a little more off the front?
  • {PHR} ön: Önümü biraz daha kısaltır mısınız?
front bench
  • {N} avam kamarasında bakanlar sırası, ön sıralar
front-bencher Dinle! {,frʌnt'bentʃər}
  • {N} ileri gelenler, önde gelenler
front door
  • {N} ön kapı, sokak kapısı
front drive
  • {N} önden çekiş
front for
  • {N} ön tarafı oluşturmak, paravanlık etmek
front line {,frʌnt'laın}
  • {N} cephe hattı, cephe
front-line {,frʌnt'laın}
  • {A} cephede görevli, cephe
front man
  • {N} paravan kişi
front on to
  • {N} bakmak, bakıyor olmak, karşı olmak
front page
  • {N} baş sayfa
front-runner Dinle! {frʌnt'rʌnər}
  • {N} rekortmen, favori, şansı en yüksek aday
front sight
  • {N} arpacık, tüfek arpacığı
front view
  • {N} önden görünüş, ön tarafın görünüşü
plant oneself in front of smb.
  • {V} karşısına dikilmek

Türkçe » İngilizce İlişkili Sonuçlar Yukarı
popular front
1. a leftist coalition organized against a common opponent.