kARI%C5%9EIK >> İngilizce <> Türkçe, İngilizce Sözlük, İngilizce Türkçe Sözlük, İngilizce Türkçe Çeviri, Online İngilizce Sözlük

Genel Arama

Çeviri

Eski Arayüz

Web Arama

Çeviri Kısayolları:

Google Translate

Türkçe » İngilizce İlişkili Sonuçlar

Yukarı

aracı kârı	{N} commission
karı	{N} dutch, wife, jane, spouse, woman, dame, bedfellow, broad, lady: old lady, woman: old woman
karı koca	{N} man and wife, couple
karı koca gibi yaşamak	{V} shack up with
karı-kocanın arasını açma	{N} alienation of effections
karı-kocayı birbirinden soğutan kimse	{N} alienator
kârı paylaşmak	{ID} melon: cut the melon {V} pool
karı	1. wife, spouse; law married woman. 2. vulg. broad, woman. karı ağızlı (man) who gossips like a woman. karısı ağızlı (husband) who is merely a mouthpiece for his wife´s opinions. karı almak /ı/ to marry. karı kısmı vulg. womankind. karı kızan prov. the whole household, wife and children. karı koca hayatı married life. karı kocalık the married state, matrimony. karısı kurusu (his) wife and household. karı milleti vulg. womankind. karı pazarı vulg. noisy crowd.
kârı olmamak	not to be up to, not to be equal to (Bu iş herkesin kârı değil. Not everyone is equal to this job)
kısa günün kârı	colloq. At least it´s better than nothing.
kısa günün kârı az olur	proverb. If you only spend a little time working on something, you can´t expect to benefit very much from it.
akıl kârı olmamak	* to be unreasonable, be unwise (to do).
karı	hukuk * wife, spouse; married woman. kaba * broad, woman.
karı ağızlı	* (man) who gossips like a woman.
karı almak	* to marry.
karı kısmı	kaba * womankind.
karı koca	* husband and wife, married couple.
karı koca hayatı	* married life.
karı kocalık	* the married state, matrimony.
karı milleti	kaba * womankind.