İngilizce » Türkçe  |
Yukarı  |
zip |
{zıp}
- {N} vızıltı, vınlama, gayret, çaba
- {V} vınlamak, vızıldayarak geçmek, gayretli olmak, fermuarını kapatmak, süslemek
|
|
|
zip |
i.
f. (-ped, -ping) vızıltı; k.dili. gayret, enerji;
f. fermuarı kapatmak; vızıldıyarak geçmek (kurşun); hızlı gitmek; k.dili. enerjik olmak. ZIP Code A.B.D.de posta mıntıkası numarası. zip gun (A.B.D.) yapılışı basit fakat sahici tabanca. |
|
zip |
i. 1. k. dili canlılık, zindelik; şevk. 2. vınlama, vızıltı.
f. (
__ped,
__ping) 1. k. dili çabucak gitmek/geçmek; çabucak geçirmek. 2. vınlamak, vızıldamak. |
|
zip |
i. k. dili posta kodu. |
|
zip |
i. İng., bak. zipper.
f. (
__ped,
__ping) İng., bak. zipper. |
|
|
Türkçe » İngilizce  |
Yukarı  |
zıp |
used in:
__ diye all of a sudden, suddenly: Adam zıp diye karşıma çıktı. The fellow suddenly appeared in front of me. |
|
zıp |
·[used in:]
"zıp diye" |
|
|
|