İngilizce » Türkçe  |
Yukarı  |
burst |
{bɜ:rst}
- {N} patlama, infilak, hamle, ileri atılma, atış, açılma, göz önüne serilme
- {V} patlak vermek, patlamak, atılmak, fırlamak, çatlamak, yarılmak, boşanmak (gözyaşı), fışkırmak, infilak etmek, ortaya çıkmak, aniden açmak, had safhaya gelmek
|
|
|
burst |
i.
f. patlama, çatlama, ileri atılma; mermi atılması; bir el silah atımında yapılan atış; açılma; göz önüne serilme;
f. yarılmak, ayrılmak, ileri fırlamak; boşanmak (göz yaşı, kahkaha); had safhaya gelmek; gözle görülür hale gelmek; patlatmak, birdenbire kırmak. |
|
burst |
f. (burst) patlamak, yarılmak.
i. 1. patlama, çatlama. 2. ileri atılma.
s. patlamış, patlak. |
|
burst |
1) patlama, çoğuşma; 2) kağıt ayırma |
|
burst |
patlama |
|
|
İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar |
Yukarı  |
burst of applause |
|
|
burst into bud |
|
|
make burst |
|
|
burst in |
- {V} söyleyivermek, haykırmak
|
|
burst open |
|
|
burst out |
- {V} patlak vermek, söyleyivermek, haykırmak
|
|
burst up |
|
|
burst-up |
- {N} iflas etme, batma, patlama, infilak, alem, cümbüş
|
|
burst into laughter |
- {V} gülmekten kırılmak, kahkaha atmak, kahkahaya boğulmak, kahkahayı basmak
|
|
pipe burst |
|
|
burst into song |
|
|
burst into tears |
- {V} boşanmak, gözyaşlarına boğulmak
|
|
burst communication |
çoğuşmalı iletişim |
|
burst communication |
çoğuşmalı iletişim |
|
Burst Errors Received |
Alınan Sinyal Dizisi Hatası |
|
burst in on/upon |
pat diye girmek: What do you mean bursting in on us like this? Ne diye odamıza böyle pat diye giriyorsun? |
|
burst into flames |
tutuşmak, alev almak. |
|
burst into laughter |
kahkahayı koyuvermek. |
|
burst into tears |
birden ağlamaya başlamak. |
|
burst mode |
çoğuşma kipi |
|
|
Türkçe » İngilizce İlişkili Sonuçlar |
Yukarı  |
Bırakılan BURST paketleri |
BURST packets dropped |
|
Burst alma aralığı süresi |
Burst receive gap time |
|
Burst gönderme aralığı süresi |
Burst send gap time |
|
|
|