• sözlük
  • dictionary
  • wörterbuch
  • çeviri
Genel Arama
Çeviri
Eski Arayüz
Web Arama
KELİME
     

Google Translate
KELİME
     
Dil Seçimi
»
|

İngilizce » Türkçe Yukarı
down Dinle! {daʋn}
  • {A} aşağıya doğru, neşesiz, düşen, keyifsiz, şehir merkezine giden, morali bozuk, çarşı doğrultusunda olan, Londra: Londra'ya giden
  • {ADV} aşağı, aşağıda, aşağıya, altına, altında, geride, kayıpta, çökmüş, yıkılmış, şehir merkezine, güneye, Londra: Londra'nın dışına, programlanmış, peşin olarak, azalarak, düşerek, yüzükoyun, hüzünle
down i. iniş; talihin ters dönmesi. ups and downs hayattaki iniş çıkışlar, iyi ve kötü günler.
down s. aşağıya yönelen; (k.dili). üzgün, argın. be down on kızgın olmak, karşı olmak, garez bağlamak.
down z. aşağı, aşağıya; güneye doğru; tiyatro sahneye doğru, ileride. down and out hayatta yenilgiye uğramış, bezgin, bitkin. down at the heels perişan bir halde. down at the mouth, down in the dumps üzüntülü, hayal kırıklığına uğramış, meyus, cesareti kırılmış. down on his luck talihsiz; hayal kırıklığına uğramış, ümitsiz. Down with I Kahrolsun. I The house burned down Ev yanıp yerle bir oldu. The pressure is down Basınç azaldı. The wind is down Rüzgâr hafifledi. fall down düşmek. get down to work ciddi olarak işe başlamak. He is down with fever Ateşten yatağa düşmüş. knock down vurup devirmek, yere yıkmak; tenzilâtlı fiyatla satış yapmak, ucuza vermek. track down araştırıp bulmak. shout down bağırarak susturmak. shut down kapatmak (fabrika, iş yeri). wster down hafifletmek, su katmak. turn down reddetmek; (radyoyu) kısmak. shoot down ateş açıp düşürmek. get down to cases sadede gelmek. pay down peşin vermek. put the helm down gemiyi rüzgâr yönüne çevirmek. The sun is going down Güneş batıyor. write down yazmak, kâğıda dökmek.
down f. aşağı indirmek, alaşağı etmek, yere yıkmak, devirmek, düşürmek; (k.dili). yenmek (sporda); bir yudumda içmek, slang mideye indirmek.