İngilizce » Türkçe  |
Yukarı  |
shade |
{ʃeıd}
- {N} gölge, gölgelik, ruh, hayalet, siluet, renk tonu, az miktar, nüans, fark: ince fark, koruma, kolay iş, şapka siperi, güneş gözlüğü, stor, panjur, ton
- {V} gölgelemek, ışıktan korumak, korumak, örtmek, gölge etmek, dönüşmek, değişmek, indirim yapmak
|
|
|
shade |
(i.), (f.) gölge; karanlık, gölgelik yer; siper, perde; ölünün ruhu, tayf, hayalet; renk tonu; derece, gömlek; ayırtı, nüans; (f.) göIgelemek, üzerine gölge düşürmek; saklamak, gizlemek; muhafaza etmek; karartmak; resme göIge vermek; rengi derece derece açılmak veya koyulaşmak. shade off fiyatını biraz kırmak; hafif bir değişiklikle bir renk veya anlamdan bir diğerine geçmek. a shade better biraz daha iyi, bir gömlek daha iyi. all shades of thought bütün farklı fikirler. the shades ölüler diyarı. shading (i.) gölgelik; resimde gölgeler yapma; ayırtı. |
|
shade |
i. 1. gölgelik, gölge, gölgeli yer. 2. abajur. 3. stor. 4. göz siperi. 5. (resimde) gölge: In this painting the artist has used shade to good effect. Bu tabloda ressam gölgeyi iyi kullanmış. 6. (renge ait) ton. 7. nüans, ince fark, ayırtı. 8. çoğ., k. dili güneş gözlüğü.
f. 1. siper etmek; güneşten korumak; gölge etmek: He shaded his eyes with his hand. Elini gözlerine siper etti. Shade those plants! O bitkileri güneşten koru! Don´t shade me with that umbrella! O şemsiyeyle bana gölge etme! 2. (resimde) gölgelemek. |
|
Shade |
Gölge |
|
shade |
gölgelemek |
|
|
İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar |
Yukarı  |
I would like to see a lighter shade. |
- {PHR} ton: Daha açık bir tonunu görmek istiyorum.
|
|
shade away |
- {V} silinip gitmek, yavaş yavaş kaybolmak, yavaş yavaş değişmek
|
|
shade into |
|
|
shade off |
- {V} dönüşmek, yavaş yavaş değişmek
|
|
shade off into |
|
|
window shade |
- {N} panjur, jaluzi, gölgelik
|
|
a shade |
biraz, azıcık: Lower your voice a shade. Sesini biraz alçalt. |
|
lamp shade |
abajur. |
|
leave/put s.o./s.t. in the shade |
birini/bir şeyi gölgede bırakmak. |
|
Shade every other 2 rows |
İki satır arayla gölgelendirme |
|
shade into/shade off into |
(bir şey) (başka bir şeyden) farksız olmaya başlamak: The real shades into the unreal. Gerçek hayalden farksız olmaya başlıyor. |
|
Shade Styles |
Gölge Biçemleri |
|
shade tree |
geniş gölgesiyle altındakileri güneşten koruyan ağaç. |
|
window shade |
stor. |
|
a shade |
* biraz, azıcık:
Lower your voice a shade.
Sesini biraz alçalt. |
|
lamp shade |
* abajur. |
|
leave someone in the shade |
* birini/bir şeyi gölgede bırakmak. |
|
leave something in the shade |
* birini/bir şeyi gölgede bırakmak. |
|
put someone in the shade |
* birini/bir şeyi gölgede bırakmak. |
|
put something in the shade |
* birini/bir şeyi gölgede bırakmak. |
|
|
|