İngilizce » Türkçe |
Yukarı |
spotted |
{'spɒtıd}
- {A} noktalı, benekli, lekeli, kirli, puantiyeli, puanlı
|
|
|
spotted |
s. noktalı, benekli, lekeli; düzensiz, intizamsız. spotted crake bataklık tavuğu, zool. Porzana porzana. spotted fever tıb. lekeli humma, tifüs. spotted sandpiper kum çulluğu, düdükçin, zool. Actitis macularia. |
|
spotted |
s. 1. benekli, noktalı. 2. lekeli. |
|
spotted |
spot.ted
spat'îd
Sıfat
* benekli, noktalı.
* lekeli. |
|
spotted |
noktalı, benekli, lekeli; düzensiz, intizamsız. sp |
|
|
İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar |
Yukarı |
be spotted |
|
|
spotted fever |
|
|
liver spotted dalmatian |
benekli dalmaçyalı |
|
be spotted |
lekelenmek |
f. |
spotted fever |
tifüs, lekelihumma |
|
|
|