Osmanlıca » Türkçe |
Yukarı |
SAFAK |
Yeni kırba içine konulmuş su. |
|
|
SAFAK |
Kıllı derinin altında olan ince deri. |
|
ŞAFAK |
Tan zamanı. Güneş doğmağa yakın zaman veya güneş battıktan sonraki alaca karanlık. Gündüz. * Nahiye.
Cânib. * Nasihat eden kimsenin "Nasihatım te'sir etsin, sözüm tutulsun" diye ıslah için gayret göstermesi. *
Merhamet. * Harf. |
|
|
Osmanlıca » Türkçe İlişkili Sonuçlar |
Yukarı |
HUMRET-İ ŞAFAK |
Şafak kırmızılığı, şafak kızıllığı. |
|
ŞAFAK-ÂLUD |
f. şafak gibi, şafak renginde. |
|
ŞAFAK-GÛN |
f. Şafak renkli, kızıl. |
|
|
|