BİSMİLLAH |
Allah namına, Allah için, Allah'ın adı ve izni ile.(Esbab-ı zâhiriye eliyle gelen nimetleri, o esbab hesabına
almamak gerektir. Eğer o sebep ihtiyar sahibi değilse -meselâ hayvan ve ağaç gibi- doğrudan doğruya
Cenab-ı Hak hesabına verir. Mâdem o, lisan-ı hâl ile Bismillâh der, sana verir. Sen de Allah hesabına olarak
Bismillâh de, al. Eğer o sebep ihtiyar sâhibi ise; o Bismillâh demeli, sonra ondan al, yoksa alma. Çünkü $
âyetinin mânâ-yı sarihinden başka bir mânâ-yı işârisi şudur ki: "Mün'im-i Hakiki'yi hatıra getirmiyen ve onun
nâmıyla verilmiyen nimeti yemeyiniz" demektir. O hâlde hem veren Bismillâh demeli, hem alan Bismillâh
demeli. Eğer o bismillâh demiyor, fakat sen de almağa muhtaç isen sen bismillâh de, onun başı üstünde
rahmet-i ilâhiyenin elini gör, şükür ile öp, ondan al. Yâni: Nimetten in'âma bak, in'âmdan Mün'im-i Hakiki'yi
düşün. Bu düşünmek bir şükürdür. Sonra o zâhirî vasıtaya istersen dua et. Çünki o nimet onun eliyle size
gönderildi. L.)(Kur'an-ı Kerim nimetleri, âyetleri, delilleri tâdad ederken $ âyet-i celilesi tekrar ile zikredilmekte
olduğundan şöyle bir delâlet vardır ki: Cin ve insin en çok isyanlarını, en şedit tuğyanlarını, en azîm
küfranlarını tevlid eden şöyle bir vaziyetleridir ki, nimet içinde in'âmı görmüyorlar. İn'âmı görmediklerinden
Mün'im-i Hakiki'den gaflet ederler. Mün'imden gafletleri saikasıyla, o ni'metleri, esbaba veya tesadüfe isnad
ederek, Allah'tan o nimetlerin geldiğini tekzib ediyorlar. Binaenaleyh, herbir nimetin bidâyetinde, mü'min olan
kimse Besmele'yi okusun. Ve o nimetin Allah'tan olduğunu kasdetmekle, kendisi ancak Allah'ın ismiyle,
Allah'ın hesabına aldığını bilerek, Allah'a minnet ve şükranla mukabelede bulunsun. M.N.) |
|
|
|