İngilizce » Türkçe |
İlişkili Sonuçlar |
Yukarı |
ticklish |
{'tıklıʃ}
- {A} gıdıklanır, gıdık alır, hassas, nazik, alıngan
|
|
|
ticklish |
s. çok gıdıklanır; nazik, korkulur, tehlikeli. ticklishly
s. nazikçe. ticklishness
i. gıdıklanma; naziklik. |
|
ticklish |
s. 1. kolayca gıdıklanan (kimse). 2. gıdıklanınca hemen ürperen (yer). 3. çok dikkat isteyen, nazik (mesele). |
|
ticklish |
tick.lish
tîk'lîş
Sıfat
* kolayca gıdıklanan (kimse).
* gıdıklanınca hemen ürperen (yer).
* çok dikkat isteyen, nazik (mesele). |
|
ticklish |
çok gıdıklanır; nazik, korkulur, tehlikeli. tickli |
|
|
İngilizce » İngilizce |
İlişkili Sonuçlar |
Yukarı |
Ticklish |
Sensible to slight touches; easily tickled; as, the sole of the foot is very ticklish; the hardened palm of the hand is not ticklish. |
a. |
Ticklish |
Standing so as to be liable to totter and fall at the slightest touch; unfixed; easily affected; unstable. |
a. |
Ticklish |
Difficult; nice; critical; as, a ticklish business. |
a. |
|
İngilizce » Portekizce |
İlişkili Sonuçlar |
Yukarı |
ticklish |
{'tıklıʃ}
- {A} coceguento, delicado, difícil, instável, melindroso, sensível, susceptível [PT], suscetível
|
|
|
Sonuclarinin bu ekranda cikmasini istemediginiz dilleri kaldirabilirsiniz. Bunu yapmak icin Ayarlar bölümümüzü ziyaret ediniz! (Dikkat! Aradığınız kelimenin sonucunu göremeyişiniz o dili devre dışı bıraktığınızdan dolayı olabilir. Tekrar etkinleştirmek için Ayarlar'a gidiniz.)
|