• sözlük
  • dictionary
  • wörterbuch
  • çeviri
Genel Arama
Çeviri
Eski Arayüz
Web Arama
KELİME
     

Google Translate
KELİME
     
Dil Seçimi
»
|

İngilizce » Türkçe Yukarı
basin Dinle! {'beısən}
  • {N} leğen, kâse, yalak, havza, havuz, kara ile çevrili liman, koy
basin i.
1. leğen.
2. havuz.
3. havza.
basin tekne
basin pelvis
basin ba.sin bey'sın İsim * leğen. * havuz. * havza.

Türkçe » İngilizce Yukarı
basın press, newspapers.

basın ataşesi press attaché.

basın toplantısı press conference.
basın * press, newspapers.
basın fourth estate
Basın Press

İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
wash-hand basin
  • {N} lavabo
drainage basin {'dreınıdʒ,beısən}
  • {N} akarsu havzası, drenaj alanı
river basin
  • {N} havza, ırmak bölgesi
slop basin {slɒp'beısən}
  • {N} bulaşık kabı, bulaşık leğeni
sugar basin {'ʃʋgər,beısən}
  • {N} şekerlik, şeker kutusu
tidal basin
  • {N} gelgit havzası
basin irrigation yalak yöntemiyle sulama
basin lister sıralı çukur açma makinası
catchment basin
1. catchment.
catchment basin, catchment area (coğr). havza.
sugar basin İng. şekerlik, şeker kabı.
sugar basin British * şekerlik, şeker kabı.
catchment basin, catchment area (coğr.) havza.
catchment basin havza
tidal basin med cezir bölgesi
basin irrigation yalak yöntemiyle sulama
basin lister sıralı çukur açma makinası
catchment basin havza
drainage basin drenaj havzası
drainage basin akarsu havzası, drenaj alanı

Türkçe » İngilizce İlişkili Sonuçlar Yukarı
adi basın
  • {N} gutter press
avam kamarasında basın locası
  • {NPR} press: Press Gallery
basın ajansı
  • {N} press agency
basın bülteni
  • {N} press release
basın fotoğrafçısı
  • {N} press photographer, cameraman
basın kampanyası
  • {N} press campaign
basın konferansı
  • {N} news conferance
basın konseyi
  • {N} press council
basın kralı
  • {N} press baron, press lord
basın locası
  • {N} press gallery
basın mensubu
  • {N} pressman
basın mensupları
  • {N} press
basın örneği
  • {N} press copy
basın özgürlüğü
  • {N} freedom of the press
basın savaşı
  • {N} paper war
basın sözcüsü
  • {N} press officer, press agent
basın toplantısı
  • {N} press conference, news conference
basın tribünü
  • {N} press-box
basın yasası
  • {N} press law
başın arkası
  • {N} head: back of the head