• sözlük
  • dictionary
  • wörterbuch
  • çeviri
Genel Arama
Çeviri
Eski Arayüz
Web Arama
KELİME
     

Google Translate
KELİME
     
Dil Seçimi
»
|

Türkçe » İngilizce Yukarı
n.boşaltma:v.boşalt:prep.boşaltarak evacuating
n.boşaltma:v.boşalt:prep.boşaltarak pouring
n.boşaltma:v.boşalt:prep.boşaltarak handling
n.boşaltma:v.boşalt:prep.boşaltarak handling [tech.]

İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
prep Dinle! {prep}
  • {A} hazırlık okulu (üniv.), hazırlık öğrencisi (üniv.), özel ilkokul [Brit.], ev ödevi [Brit.]
prep kıs. preparatory, preposition.
prep s. k.dili hazırlayıcı.
prep s. k. dili hazırlayıcı, hazırlık.

i. İng. ev ödevi.
prep kıs. preparatory, preposition.
prep school
1. kolej, özel ortaokul ve lise.
2. İng. koleje hazırlayan özel okul.
prep prep prep Sıfat, colloquial * hazırlayıcı, hazırlık. İsim, British * ev ödevi.
prep school * kolej, özel ortaokul ve lise. British * koleje hazırlayan özel okul.
prep. prep. abbreviation ·"preparatory" "preposition"
prep (kıs.) preparatory, preposition.
prep (k. dili) hazırlayıcı.
prep hazırlayıcı
prep school hazırlık okulu
prep ev ödevi
prep ders çalışma
prep derse hazırlanma
prep hazırlık okulu (üniv.), hazırlık öğrencisi (üniv.), özel ilkokul [brit.], ev ödevi [brit.] s.

Türkçe » İngilizce İlişkili Sonuçlar Yukarı
bağırsakları boşaltma
  • {N} purge
bağırsakları müshille boşaltma
  • {N} purgation
boşaltma
  • {N} emptying, discharge, unloading, depletion, dismantlement, exhaustion, pouring, tipping, vacation, voidance
Odayı boşaltma saati kaç?
  • {PHR} checkout: When is checkout time?
Odayı boşaltma saatiniz ...
  • {PHR} checkout: Checkout time is ...
boşaltma borusu
  • {N} drain-pipe, waste pipe, downpipe, escape pipe
boşaltma musluğu
  • {N} drain cock
gaz boşaltma düzeni
  • {N} exhauster
iltihabı boruyla boşaltma
  • {N} drainage
suyu boşaltma kabı
  • {N} bailer
yük boşaltma işçisi
  • {N} stevedore
yükleme ve boşaltma süresi
  • {N} lay days
boşaltma emptying; vacating; unloading.

boşaltma havzası drainage basin.

boşaltma limanı port of discharge.
boşaltma * emptying; vacating; unloading.
boşaltma limanı * port of discharge.
yağ boşaltma tapası oil drain plug
boşaltma subabı relase
n.çok olan:v.dolu ol:prep.dolu olarak abounding
n.bitişik:v.dayan:prep.dayanarak abutting
n.uyumlu:v.yerleştir:prep.yerleştirerek accommodating