• sözlük
  • dictionary
  • wörterbuch
  • çeviri
Genel Arama
Çeviri
Eski Arayüz
Web Arama
KELİME
     
Google Translate
KELİME
     
Dil Seçimi
»
|
Türkçe » İngilizce İlişkili Sonuçlar Yukarı
hazır
1. ready, prepared.
2. present, in attendance, attending.
3. ready-made.
4. ready-to-wear.
5. now that (the opportunity has presented itself), seeing that, since: Hazır fırsat çıkmışken bunu yapalım. As the opportunity is at hand, let´s get this done.

hazırda on hand, available: Hazırda ne varsa çorbayı onlardan yapalım. Let´s make the soup out of whatever happens to be on hand.

hazır almak /ı/ to buy (something) ready-made.

hazır bulunmak
1. /da/ to be present (at).
2. to be ready.

hazıra dağlar dayanmaz. proverb You can´t live off your capital indefinitely, no matter how large it may be.

hazır etmek /ı/ to prepare, get (something) ready.

hazır evin has kadını colloq. someone who appears on the scene and reaps all the benefits without having done anything to deserve them.

hazır giyim ready-made clothing.

hazır giyimci seller of ready-made clothing.

hazıra konmak to come into possession of something which someone else has labored to produce.

hazır mezarın ölüsü. colloq. He/She expects everything to be handed to him/her on a silver platter.

hazır ol! mil. Attention!

hazır ol duruşu mil. attention.

hazırdan yemek to live off one´s capital.

hazır yiyici
1. someone who lives off his/her capital.
2. (someone) who lives off his/her capital.
hazır * ready, prepared. * present, in attendance, attending. * ready-made. * ready-to-wear. * now that (the opportunity has presented itself), seeing that, since: Hazır fırsat çıkmışken bunu yapalım. As the opportunity is at hand, let's get this done.
hazır ready
hazır ready made
hazır ready

Türkçe » Fransızca İlişkili Sonuçlar Yukarı
hazır prêt/e, disposé/e, paré/e, sur pied, taillé/e, tout fait, tout trouvé, présent/e

Türkçe » Almanca İlişkili Sonuçlar Yukarı
hazır
  • {A} anwesend, bereit, bereitwillig, erbötig, fertig, gar, gewillt, jetzig, laufend, offen, parat
  • {ADV} Stelle: zur Stelle, zugegen, zurecht
hazır fertig, anwesend, bereit, bereitwillig, gegenwärtig, gewillt, griffbereit, parat
hazır bereit, fertig; anwesend.
hazır anwesend
hazır bereit

Türkçe » Rusça İlişkili Sonuçlar Yukarı
hazır
  • {A} готовый, готов, наличный
  • {ADV} наготове
  • {CONJ} поскольку

Türkçe » İspanyolca İlişkili Sonuçlar Yukarı
hazır listo, preparado hazır olmak estar listo

Türkçe » İtalyanca İlişkili Sonuçlar Yukarı
hazır pronto, presente, preparato hazır bulunmak presenz

Türkçe » Yunanca İlişkili Sonuçlar Yukarı
hazır έτοιμος, διατεθειμένος
Yunanca Sözlük'e katkılarından dolayı TÜM YAZILIM'a teşekkür ederiz.

Türkçe » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
hazır Bir iş yapmak için gereken her şeyi tamamlamiş olan, anik, amade, müheyya * Belli bir işe yarayacak, kullanilacak bir duruma getirilmiş * Belirli bir biçimde yapilmiş olarak satilan, alici bekleyen, ismarlama karşiti * Başina getirildigi fiilin bir firsat sayildigini anlatir

Osmanlıca » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
HAZIR Huzurda olan, göz önünde olan. Amade ve müheyya olan. Gaib olmayan. * Müstaid olan.
HAZIR Hazer eden. Korkup çekinen.
HAZÎR Su sesi, su şırıltısı.
HAZİR Korkan, korkak,
HAZİR Takdir eden. * Ekşimiş süt.

Sonuclarinin bu ekranda cikmasini istemediginiz dilleri kaldirabilirsiniz. Bunu yapmak icin Ayarlar bölümümüzü ziyaret ediniz! (Dikkat! Aradığınız kelimenin sonucunu göremeyişiniz o dili devre dışı bıraktığınızdan dolayı olabilir. Tekrar etkinleştirmek için Ayarlar'a gidiniz.)