Türkçe » İngilizce  |
Yukarı  |
| kahve |
|
|
|
|
| kahve |
1. coffee. 2. café (serving only coffee, tea, or soft drinks).
kahve ağacı coffee plant.
kahve çekirdeği coffee bean.
kahve çekmek to grind coffee.
kahve değirmeni coffee mill, coffee grinder.
kahve dolabı cylindrical coffee roaster.
kahve dövmek to pound up coffee in a mortar.
kahve dövücünün hınk deyicisi toady, yes-man.
kahve falı a fortune told by inspecting the grounds remaining in one´s coffee cup.
kahve fincanı demitasse, small coffee cup.
kahve hulasası instant coffee.
kahve ocağı small kitchen where coffee and tea are made.
kahve parası tip, baksheesh, gratuity. |
|
| kahve |
* coffee.
* café (serving only coffee/tea/soft drinks). |
|
| kahve |
cafe |
|
| kahve |
coffee |
|
|
Türkçe » İngilizce İlişkili Sonuçlar |
Yukarı  |
| Bir bardak kahve rica ediyorum. |
- {PHR} cup: I would like a cup of coffee
|
|
| güneşte kurutmak (kahve) |
|
|
| kaba çekilmiş kahve |
|
|
| çabuk kahve |
- {N} coffee: instant coffee
|
|
| filtre kahve |
- {N} coffee: filter coffee, coffee: drip coffee
|
|
| kafeinsiz kahve |
- {N} coffee: decaffeinated coffee, decaf
|
|
| Kahve nerede bulabilirim? |
- {PHR} coffee: Where can I find coffee?
|
|
| sıcak suyla yapılan kahve |
- {N} coffee: instant coffee
|
|
| siyah kahve |
|
|
| kahve çekirdeği |
|
|
| kahve değirmeni |
|
|
| kahve demliği |
- {N} coffeemaker, coffee pot
|
|
| kahve makinesi |
|
|
| kahve makinesi (büyük) |
|
|
| kahve molası |
|
|
| kahve takımı |
|
|
| kahve telvesi |
|
|
| kahve ve içecek satış büfesi |
|
|
| Bir kavanoz kahve verin lütfen. |
- {PHR} jar: Please give me a jar of coffee.
|
|
| kavrulmuş (kahve) |
|
|
|
|