English » Turkish |
Top |
limb |
{lım}
- {N} uzuv, kol, bacak, kanat, şube, bent, yaramaz çocuk
|
|
|
limb |
i. kol ve bacak gibi vücuda eklemle bağlı uzuv; ağacın büyük dalı; herhangi bir şeyin kol veya dalı; başka bir şeyin kısmı veya vasıtası sayılan kimse veya şey.limb from limb tamamen (parçalanmış). be out on the end of a limb desteksiz kalmak. |
|
limb |
i. yuvarlak bir sathın kenarı; açıları ölçmeye mahsus aletin derece işaretleri olan kenarı. upper limb of the moon ayın üst ucu. eastern limb güneş ve ayın doğuya bakan kenarı. |
|
limb |
i. 1. kol ve bacak gibi vücuda eklemle bağlı organ. 2. ağacın ana dalı. 3. kol, dal. |
|
limb |
limb
lîm
İsim
* kol ve bacak gibi vücuda eklemle bağlı organ.
* ağacın ana dalı.
* kol, dal. |
|
|
English » Turkish Indirect results |
Top |
life and limb |
|
|
out on a limb |
- {A} tehlikede, zor durumda, soyutlanmış, ayrı kalmış
|
|
be out on the end of a limb |
desteksiz kalmak. |
|
tear limb from limb |
k. dili paramparça etmek. |
|
be out on the end of a limb |
* desteksiz kalmak. |
|
tear limb from limb |
* paramparça etmek. |
|
lower limb |
alt organ |
|
inverted limb |
ters kanat |
|
life and limb |
ruh ve beden |
i. |
out on a limb |
tehlikede, zor durumda, soyutlanmış, ayrı kalmış |
|
inverted limb |
ters kanat |
[tech.] |
|
|