miras >> İngilizce <> Türkçe, İngilizce Sözlük, İngilizce Türkçe Sözlük, İngilizce Türkçe Çeviri, Online İngilizce Sözlük

Genel Arama

Çeviri

Eski Arayüz

Web Arama

Çeviri Kısayolları:

Google Translate

Türkçe » İngilizce

Yukarı

miras	{A} inherited {N} inheritance, heritage, legacy, bequest, estate, heirdom, heirship

miras	inheritance, estate, bequest, legacy; heritage. __ bırakmak /a/ to leave (someone) an inheritance; /ı, a/ to bequeath (something) to (someone). __tan ıskat disinheritance. __ kalmak /a/ for an inheritance to be left to (someone). __a konmak to inherit a fortune. __ yemek 1. to receive a large inheritance. 2. to squander one´s inheritance.
miras	* inheritance, estate, bequest, legacy; heritage.
miras	bequest
miras	heritage

Türkçe » İngilizce İlişkili Sonuçlar

Yukarı

babadan kalma miras	{N} patrimony
devlete miras kalmak	{V} escheat
miras almak	{V} inherit
miras beklemek	{ID} dead: wait for a dead man's shoes
miras beklentisi olan kimse	{N} expectant
miras bırakan kimse	{N} legator
miras bırakma	{N} bequeathing
miras bırakmak	{V} hand down, legate, bequeath, portion
miras bırakmamak	{V} cut smb. off with a shilling
miras hissedarı	{N} parcener
miras hissesi	{N} portion
miras hukuku	{N} succession: law of succession
miras kalabilir	{A} inheritable
miras kalan mimse	{N} legatee
miras kalan şey	{N} remainder
miras kalan varlık	{N} hereditament
miras kalma	{N} descent
miras kalmak	{V} descend
miras kalmış olan	{A} patrimonial
miras koşullarından kurtarmak	{V} disentail