İngilizce » Türkçe |
Yukarı |
plead |
{pli:d}
- {V} savunmak, müdafaa etmek, savunma yapmak, dava açmak, rica etmek, dilemek, yalvarmak, bahane etmek, mazeret göstermek, açıklamak, duyurmak, avukatlığını yapmak
|
|
|
plead |
f. (pleaded veya pled) yalvarmak, rica etmek, istirham etmek; huk. dava açmak; suçlamak veya savunmak; iddia etmek; mazeret göstermek. plead guilty huk. suçu kabul etmek. plead not guilty huk. suçu reddetmek. pleadable
s. davada cevap veya özür olarak gösterilebilir. pleader
i. avukat, dava vekili. pleading
i. dava açma; layiha hazırlama usulü. special pleading bak. special pleadingly
z. yalvararak pleadings
i. çoğ., huk. layihalar. |
|
plead |
f. (
pleaded/pled) 1. yalvarmak, rica etmek. 2. huk. dava açmak. 3. iddia etmek. 4. mazeret olarak göstermek, bahane etmek. |
|
plead |
plead
plid
Fiil [D] pleaded/pled
* yalvarmak, rica etmek.
Hukuk
* dava açmak.
* iddia etmek.
* mazeret olarak göstermek, bahane etmek. |
|
plead |
(pleaded veya pled) yalvarmak, rica etmek, istirha |
|
|
İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar |
Yukarı |
plead guilty |
- {V} suçu kabullenmek, suçunu itiraf etmek
|
|
plead not guilty |
|
|
plead guilty |
huk. suçu kabul etmek. |
|
plead not guilty |
huk. suçu reddetmek. |
|
plead guilty |
Hukuk
* suçu kabul etmek. |
|
plead not guilty |
Hukuk
* suçu reddetmek. |
|
plead not guilty |
suçu reddetmek |
|
|
|