İngilizce » Türkçe  |
Yukarı  |
span |
{spæn}
- {N} karış, kiriş, kanat genişliği, mesafe, an, kısa süre, süre, kolların genişliği, sera, çifte koşulmuş öküz, çift koşumlu at
- {V} karışlamak, karışla ölçmek, germek, uzatmak, arabaya koşmak, üzerine köprü kurmak, kapsamak, içermek, sıkıca bağlamak
|
|
|
span |
i.
f. (-ned, -ning) karış; an, kısa süre; süre; kemer veya köprünün ayakları arasındaki açıklık;
f. karışlamak, karış ile ölçmek; bir yandan bir yana uzanmak. |
|
span |
i.
f. den. halat, zincir; çifte koşulmuş at veya öküz;
f. bağlamak, bukağılamak. |
|
span |
i. 1. süre, müddet: a span of seven years yedi yıllık bir süre. 2. (kemer/köprü ayakları arasındaki) açıklık. 3. genişlik: the span of the road yolun genişliği. the span of his knowledge bilgisinin kapsadığı alanlar. the span of the deer´s antlers geyiğin boynuzlarının genişliği. 4. karış.
f. (
spanned,
spanning) 1. (kemer) (yolun) üstünden geçmek; (köprü) (bir yerin) üstünden geçmek. 2. kapsamak. 3. (bir çağın belirli bir dönemini) yaşamak: His life spanned the entire Victorian era. O, Viktorya çağının tümünü yaşadı. |
|
span |
erim aralığı |
|
|
İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar |
Yukarı  |
inner span |
|
|
life span |
{'laıfspæn}
|
|
spick-and-span |
{,spıkən'spæn}
- {A} yepyeni, gıcır gıcır, taptaze, çok şık, iki dirhem bir çekirdek, tertemiz
|
|
attention span |
dikkat genişliği. |
|
life span |
ömür. |
|
life span |
ömür |
|
span error |
erim hatası |
|
spick-and-span |
s. tertemiz, pırıl pırıl. |
|
attention span |
* dikkat genişliği. |
|
life span |
* ömür. |
|
spick-and-span |
spick-and-span
spîk'ınspän'
Sıfat
* tertemiz, pırıl pırıl. |
|
spick and span |
tertemiz |
|
clear span |
serbest açıklık |
|
life span |
ömür |
|
spick-and-span |
tertemiz |
|
spick-and-span |
yepyeni |
|
spick-and-span |
gıcır gıcır |
|
Bound Span |
Bağımlı Yayılma |
|
Cell Span |
Hücre Birleştirmesi |
|
span error |
erim hatası |
|
|
|