İngilizce » Türkçe |
Yukarı |
stomach |
{'stʌmək}
- {N} mide, karın, iştah, heves, istek
- {V} sindirmek, hazmetmek, sineye çekmek, katlanmak
|
|
|
stomach |
i.
f. mide, karın; iştah; istek;
f. sindirmek, hazmetmek; tahammül etmek, katlanmak, dayanmak. stomach ache mide ağrısı. stomach pump mide yıkamaya mahsus tulumba. stomach tooth alt azıdişi. stomachful
i. karın veya mide dolusu. |
|
stomach |
i. 1. mide: He´s sick at his stomach. Midesi bulanıyor. 2. karın: She was lying on her stomach. Yüzükoyun yatıyordu.
f. dayanmak, tahammül etmek. |
|
stomach |
stom.ach
st^m'ık
İsim
* mide:
He's sick at his stomach.
Midesi bulanıyor.
* karın:
She was lying on her stomach.
Yüzükoyun yatıyordu.
Fiil
* dayanmak, tahammül etmek. |
|
stomach |
mide, karın; iştah; istek; sindirmek, hazmetmek; |
|
|
İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar |
Yukarı |
pit of the stomach |
|
|
Can I have something for an upset stomach? |
- {PHR} mide: Mide bulantısı için bir şeyiniz var mı?
|
|
I have an upset stomach. |
- {PHR} bulanmak: Midem bulanıyor.
|
|
I have a pain in my stomach. |
- {PHR} karın: Karnımda bir ağrı var.
|
|
make one's stomach rise |
- {V} bulandırmak: midesini bulandırmak
|
|
on a full stomach |
|
|
On an empty stomach? |
- {PHR} karın: Aç karnına mı?
|
|
on an empty stomach |
|
|
turn one's stomach |
- {V} bulandırmak: mide bulandırmak, bulandırmak: midesini bulandırmak
|
|
with an empty stomach |
|
|
stomach-pump |
{'stʌməkpʌmp}
|
|
stomach sweet |
|
|
my stomach turns |
|
|
upset stomach |
|
|
a stomach upset |
mide bozukluğu. |
|
be sick at one´s stomach |
midesi bulanmak. |
|
have a strong stomach |
1. (birinin) midesi kolaylıkla bulanmamak/bozulmamak, midesi sağlam olmak. 2. korkunç görüntülere karşı dayanıklı olmak. |
|
have no stomach for |
k. dili (belirli bir şey için) (birinde) hiç istek/arzu olmamak. |
|
hourglass stomach |
kum saati mide |
|
leather bottle stomach |
linitis plastika |
|
|
|