• sözlük
  • dictionary
  • wörterbuch
  • çeviri
Genel Arama
Çeviri
Eski Arayüz
Web Arama
KELİME
     

Google Translate
KELİME
     
Dil Seçimi
»
|

İngilizce » Türkçe Yukarı
yield Dinle! {ji:ld}
  • {N} verim, ürün, getiri, gelir, kazanç, sünme, esneme
  • {V} vermek, sağlamak, ürün vermek, eğilmek (tahta vb), karşı koyamamak, yol vermek, esnemek, uyum sağlamak, yerini bırakmak, açığa vurmak
Yield Dinle!
  • {PHR} yol: Yol ver
yield f.
1. (ürün/vergi/sonuç) vermek; (kâr/kazanç) getirmek: That tree always yielded a lot of fruit. O ağaç hep çok meyve verirdi. This new levy will yield us a lot of revenue. Bu yeni vergi bize çok para getirir.
2. teslim etmek; teslim olmak.
3. to (başkasına) vermek, bırakmak.
4. (bir şeyin doğru olduğunu) kabul etmek.

i.
1. ürün, mahsul; verim.
2. hâsılat, gelir.
yield f.

i. vermek, ödemek; mahsul vermek; teslim etmek; kabul etmek; teslim olmak; dayanamayıp baş eğmek; bel vermek, çökmek; yol vermek;

i. ürün, mahsul, rekolte, hasılat; ask. atom bombasının kiloton ile belirtilen patlama kuvveti.
yield verim

İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
yield the right-of-way
  • {N} geçiş önceliği vermek, yol vermek
yield a secret
  • {V} sırrı açığa vurmak
yield point
  • {N} esneme sınırı, kopma noktası
yield precedence to
  • {V} öncelik tanımak
yield to despair
  • {V} çaresizliğe boyun eğmek
yield to none
  • {V} kimseden geri kalmamak
yield up
  • {V} açığa vurmak, teslim etmek
yield up the ghost
  • {V} ruhunu teslim etmek, ölmek
give in to temptation/yield to temptation şeytana uymak.
quantum yield kuvantum verimi
yield the right of way (trafikte) yol vermek.
yield to temptation şeytana uymak.
yield the right of way * (trafikte) yol vermek.
yield to temptation * şeytana uymak.
yield as net profit net kar olarak öde
colour yield renk verimi
dye yield boya verimi
milk yield süt verimi
yield point koyuverim sınırı
quantum yield kuvantum verimi