AB-DEST |
f. Namaz ve sair dini ibadetler için usulüne uygun olarak, el, ağız, burun, yüz, dirseklere kadar kolları ve
topuk kemiği üzerine kadar ayakları üçer defa yıkamak ve kulaklara, başa ve enseye meshetmektir. *
Azarlama, paylama. |
|
AHEN |
Demir. * Mc: Sert. Zincir. Kılıç. |
|
AHEN-ÂŞİYÂN |
f. Dikiş yüksüğü. |
|
AHEN-BE |
f. Dokunacak bezin veya çulhanın iki yanına konan demirli ağaç. Bu demirli ağaç bezin buruşukluğunu da
açar. |
|
AHEN-CÂN |
f. Demir canlı. * Katı yürekli. * Sabırlı, tahammüllü. |
|
AHEN-DİL |
f. Demir yürekli, kahraman. * Merhametsiz, acımasız kimse. |
|
AHEN-GER |
f. Demirci. Demir yapan veya satan. |
|
AHEN-GERÎ |
f. Demircilik. |
|
AHEN-KEŞ |
f. Demiri çeken. Mıknatıs. |
|
AHEN-PUŞ |
f. Demirler giymiş. Zırh kuşanmış. |
|
AHEN-RÜBÂ |
f. Demiri kapan, mıknatıs. |
|
ASMANÎ ÂHEN |
f. Yıldırım. |
|
ÇERB-DEST |
f. Eli işe yatkın. Sür'atli, eli çabuk. |
|
ÇİRE-DEST |
f. Becerikli, eli işe yatkın olan. |
|
DERD-DEST |
Elde. Elde etmek, yakalamak, tutmak. Ahz. * Yapılmakta ve rüyet edilmekte olan. |
|
DEST |
(C.: Düsut) Dört bucaklı yastık ve elbise. * Hile. |
|
DEST |
f. El, yed. * Mc: Kudret, fayda, nusret, galebe. * Düstur. * Tasallut. * İkmâl. * Âlî makam. Meclisin şerefli yeri. |
|
DEST Ü PÂ(Y) |
El ve ayak. |
|
DEST-ALAY |
f. Bulaşık el, bulaşmış el. |
|
DEST-BE-DEST |
f. Elden ele, el ele. * Peşin satış. * Birbirine bitişik olan. |
|