• sözlük
  • dictionary
  • wörterbuch
  • çeviri
Genel Arama
Çeviri
Eski Arayüz
Web Arama
KELİME
     

Google Translate
KELİME
     
Dil Seçimi
»
|

Osmanlıca » Türkçe Yukarı
EFKAR Pek fakir, çok fakir.
EFKÂR (Fikir. C.) Fikirler. Düşünceler.

Osmanlıca » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
BEDRAKA-İ EFKÂR Fikirlerin mürşid ve kılavuzu.
BEYAN-I EFKÂR Fikirleri beyan etme, fikirleri söyleme.
EBKÂR-I EFKÂR Evvelce söylenmemiş olan fikirler.
EFKÂR-I ÂLİYE Yüksek düşünceler, fikirler.
EFKÂR-I ÂMME Halkın düşüncesi ve fikirleri.
EFKAR-I FUKARA Fakirlerin en fakiri, çok fakir.
EFKÂR-I SÂİBE Maksada uygun fikirler, doğru sözler.
EFKÂR-I UMUMİYE (Bak: Efkâr-ı âmme)
EZAHİR-İ EFKÂR Fikir çiçekleri.
GALEYAN-I EFKÂR Fikirlerin galeyanı. Fikirlerin coşması.
MÜDAVELE-İ EFKÂR Birbirinin fikirlerinden istifade ile karşılıklı konuşmak ve fikir alış-verişi yapmak.(Müdavele-i efkârdan bârika-i hakikat çıkar. N.Kemal)
MÜNEVVERİYET-İ EFKÂR Fikir aydınlığı.
MÜSADEME-İ EFKÂR Fikirlerin çarpışması, muhtelif fikirlerin birbirine karşı söylenişi.
TEATİ-İ EFKÂR Birbirlerine fikir verme.
TEBAYÜN-İ EFKÂR Fikirlerin aykırılığı. Düşüncelerin farklı olması.
TEDAÎ-İ EFKÂR Bir fikrin veya şeyin başka bir fikri veya şeyi hatıra getirmesi.
TELAHUK-U EFKÂR Fikirlerin birbirine eklenmesi ve ilâve edilmesi.
TESADÜM-Ü EFKÂR Fikirlerin çarpışması. Münazara.(Hak namına, hakikat hesabına olan tesadüm-ü efkâr ise: Maksadda ve esasta ittifak ile beraber, vesâilde ihtilâf eder. Hakikatın her köşesini izhar edip, hakka ve hakikata hizmet eder. Fakat tarafgirane ve garazkârane firavunlaşmış nefs-i emmare hesabına hodfuruşluk, şöhretperverâne bir tarzdaki tesadüm-ü efkârdan "bârika-i hakikat" değil, belki fitne ateşleri çıkıyor. Çünkü maksadda ittifak lâzım gelirken, öylelerin efkârının küre-i arzda dahi nokta-i telâkisi bulunmaz. Hak nâmına olmadığı için, nihayetsiz müfritane gider. Kabil-i iltiyam olmayan inşikaklara sebebiyet verir. Hâl-i âlem buna şahittir. M.)
UHUVVET-İ EFKÂR Fikir kardeşliği.
VEZANET-İ EFKÂR Düşüncelerin isabeti.