Osmanlıca » Türkçe  |
Yukarı  |
HARIK |
Muhalefet eden, aykırı olan, karşı gelen. * Yırtıcı, yırtan. |
|
|
HARIK |
Yakan, yakıcı. Yanan, tutuşmuş. Ateş, od. |
|
HARÎK |
Yangın, ateş. |
|
HARÎK |
Erkekliği olmayan adam. |
|
HARİK |
Omuz küreklerinin arası. |
|
|
Osmanlıca » Türkçe İlişkili Sonuçlar |
Yukarı  |
HÂRIK-I ÂDE |
Âdeti yırtan, âdetin dışarısında, hârikulâde. |
|
HARÎK-I KEBİR |
Büyük yangın. * Büyük Cihan Harbi. |
|
HARÎK-ZEDE |
(C.: Harikzedegân) f. Yangından zarar görmüş kişi. Evi ve eşyaları yanmış kimse. |
|
INTIFA-YI HARİK |
Yangının sönmesi. |
|
İTFA-Yİ HARİK |
Yangının söndürülmesi. |
|
|
|