Osmanlıca » Türkçe |
Yukarı |
HEVA |
İstek. Nefsin isteği. Düşkünlük. Gelip geçici olan heves. Nefsin zararlı ve günah olan arzuları. |
|
|
HEVA |
(Bak: Hava) |
|
HEVA |
(C.: Ehviye) İki şeyin arasının uzaklığı. * Yer ile gök arası. * Yukarıdan aşağıya inmek. * Her bir boş, ıssız yer. |
|
|
Osmanlıca » Türkçe İlişkili Sonuçlar |
Yukarı |
BÂD-I HEVÂ |
Hevâ ve heves. Eğlence. Bedava. Boş. |
|
BER-HEVA |
f. Kaybolmuş, havaya gitmiş. |
|
CEREYÂN-I HEVÂ |
Hava akımı. |
|
CEVV-İ HEVÂ |
Hava boşluğu. |
|
GÜŞAYİŞ-İ HEVÂ |
Havanın açıklığı. |
|
HARARET-İ HEVÂ |
Havanın harareti. Havanın sıcaklığı. |
|
HEVA VÜ HEVES |
Zevk ve şehvetler. Boş ve geçici şeyler. |
|
HEVA-İ NESİM |
f. Güzel, lâtif, hoş hava. Lâtif mânevi gıda. * Hava (Atmosfer.) |
|
RÜKUD-İ HEVA |
Havanın durgun olması. |
|
SERDÎ-İ HEVÂ |
Havanın sertliği. |
|
TEBDİL-İ HEVÂ |
Hava tebdili. Hava değişikliği. |
|
|
|