• sözlük
  • dictionary
  • wörterbuch
  • çeviri
Genel Arama
Çeviri
Eski Arayüz
Web Arama
KELİME
     

Google Translate
KELİME
     
Dil Seçimi
»
|

Osmanlıca » Türkçe Yukarı
ZARAR Lüzumlu ve kıymetli bir şeyin eksilmesi veya kaybolması. Ziyan. Kayıp.(Zarar, birşeye dahil olan eksikliktir ki, hastalık veya körlük, topallık gibi sakatlık demektir. Nitekim anadan doğma a'maya ve pek zayıf hastaya darir denilir. Mühimmat ve levazım tedarikinden âciz olmak da bu mânadadır. Binaenaleyh zararlılar; dertli, sakat, âciz, özürlülerdir. Bunların gayrı olan gayr-i uli-z zarar ise, sahih, salim ve kadir olanlar demek olur. E.T.)

Osmanlıca » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
NEF U ZARAR Kâr ve zarar.
ZARAR-DİDE f. Zarar görmüş olan. Ziyana, kayıba, noksanlığa uğramış olan.
ZARAR-I ÂMM Umumla ilgili zarar.
ZARAR-I BEYYİN f. Meydanda ve âşikâr olan zarar.
ZARAR-I HASS Bir veya bir kaç şahsa âit olan zarar.
ZARAR-I MA'NEVÎ Huk: Tazminat. Manevî zarar ve ziyan.
ZARAR-I MAHZ Fık: Kendisinin faydası yerine zararı olan.