vermek |
(üzerinde, elinde veya yakınında olan bir şeyi) Birisine eriştirmek, iletmek * Bırakmak veya bağışlamak * Ondan
bilmek, atfetmek * (düşünce veya bilgi anlatan şeyler için) Başkalarina iletmek, bildirmek * Döndürmek,
çevirmek, yöneltmek * Herhangi bir duruma yol açmak * (eğlenceli toplantı) Düzenlemek, konuk çağırıp ağırlamak
* (sanatçı) Topluluk önünde sanatını göstermek, icra etmek * Satmak * Biriyle evlendirmek * Ödemek * Yaymak *
Ürün üretmek * Herhangi bir şey ortaya çikarmak, oluşturmak * Hepsini herhangi bir duruma sokmak * Sahip
olmasini saglamak * (bir şey üzerinde) Etki yapmak, biçimini degiştirmek * Tespit etmek * Kazandirmak, katmak *
Ayirmak, harcamak * Dayamak * Kök veya gövdelerin sonuna -e ( -a ) zarf-fiil eki ile eklendiginde tezlik bildirir *
Dilek bildiren birleşik fiiller yapar |
|
|
|