• sözlük
  • dictionary
  • wörterbuch
  • çeviri
Genel Arama
Çeviri
Eski Arayüz
Web Arama
KELİME
     

Google Translate
KELİME
     
Dil Seçimi
»
|

Türkçe » Türkçe Yukarı
yer Bir şeyin, bir kimsenin kapladigi veya kaplayabilecegi boşluk, mahal, mekân * Gezinilen, ayakla basilan taban * Özel ad olarak, yer yuvarı, yer küre, Dünya * Bulunulan, yaşanılan, oturulan şehir, kasaba, mahalle * Durum, konum, vaziyet * Ülke, bölge * Görev, makam * Önem * Herhangi bir şeye, bir işe ayrilmiş bölüm veya alan * Iz * Üzerine yapı kurulmaya veya ekime elverişli toprak parçası, arazi, arsa * Toprak * Bir olayın geçtiği veya geçeceği bölüm, alan, mahal * Otel, motel vb. de kalınacak oda * Sinema ve tiyatroda veya taşıtlarda oturulacak koltuk, sandalye * Durum